Doğada yürürken burnumuza gelen hafif bir lavanta kokusu ya da evimizin salonunda açan orkidenin narin aroması... Peki hiç düşündünüz mü, çiçekler neden koku yayar? Bu etkileyici özellik sadece bizi mutlu etmek için mi var? Aslında çiçek kokularının ardında oldukça ilginç ve bilimsel nedenler yatıyor. İşte bitkilerin kokularla kurduğu o gizemli dünya…
Çiçeklerin koku yaymasının en temel nedeni tozlaşmayı sağlamak. Çiçekler, kokularını özellikle polen taşıyıcıları olan böcekler, kuşlar ve arılar gibi canlıları kendilerine çekmek için kullanır. Ne kadar güçlü ve cezbedici bir kokuya sahipse, o kadar çok tozlayıcı ziyaretçi ağırlama şansı olur. Bu sayede üremeleri için gerekli olan döllenme gerçekleşir.
Özellikle gece açan çiçeklerin kokularının daha yoğun ve etkileyici olması da bundandır. Çünkü gece polen taşıyıcıları görsel olarak çiçeği fark edemez, bu yüzden koku, tek yol gösterici haline gelir.
Her çiçeğin yaydığı koku, içinde bulunan uçucu organik bileşikler sayesinde oluşur. Bu bileşikler, çiçek türüne göre farklılık gösterir. Mesela lavanta ve gül gibi çiçeklerde linalool, yaseminde ise benzil asetat gibi kokulu bileşikler ön plandadır. Bu kimyasallar sadece koku yaymakla kalmaz, aynı zamanda bazı zararlıları uzak tutma işlevi de görebilir.
Bazı çiçekler hem göz alıcı renkleriyle hem de güçlü kokularıyla dikkat çeker. Özellikle arılar, hem renk hem de kokuya duyarlıdır. Bu sayede arı, çiçeğin yerini hem görsel hem de kokusal olarak kolayca tespit eder. Kimi çiçekler ise çok renksizdir ama yoğun koku salgılayarak bunu telafi eder. Yani çiçeklerde koku ve renk, çoğu zaman birbirini tamamlayan birer araçtır.
İlginç bir bilgi: Bazı çiçekler kötü kokar! Mesela ceset çiçeği (Titan Arum) gibi bazı türler, çürümüş et kokusu yayar. Bunun nedeni, sinek ve böcek gibi farklı tozlayıcıları çekmektir. Yani çiçek kokusu her zaman bize hitap edecek şekilde güzel olmak zorunda değildir. Doğada amaç, ilgiyi çekmektir - ister hoş bir lavanta gibi, ister çürük kokan bir ceset çiçeği gibi.
Evlerde en çok tercih edilen kokulu çiçekler arasında gardenya, lavanta, yasemin, frezya ve gül yer alır. Bu çiçekler hem dekoratif hem de aromaterapi etkisi sunarak ortamın enerjisini değiştirir. Ancak her ortam için uygun olmayabilir. Fazla koku hassasiyeti olan kişiler için kokusuz veya hafif kokulu bitkiler tercih edilmelidir.
Çiçeklerin yaydığı koku, onların doğadaki dili gibidir. Üremek, dikkat çekmek, kendini korumak ve bazen sadece bir "buradayım" demek için kullanılır. Bizler içinse o kokular; anılar, duygular ve estetikle iç içe geçmiş birer hediye gibidir.
Bir dahaki sefere bir çiçeği kokladığınızda, onun size ne anlatmak istediğini düşünmeyi unutmayın.